Bilimsel Yönetim Teorisi

Bilimsel Yönetim Teorisi

30 Ocak 2019

Frederick W. Taylor

Bilimsel yönetim teorisi, işletme içindeki her işin bilimsel yöntemlerle geliştirilmesini, örgüt çalışmalarının dikkatli bir işe alım ve eğitim sürecinden geçirilmesini ve çalışanların uygun denetçilerle desteklenmesini öngören bir yaklaşımdır.

Taylor, işlerin tasarımı ile yapılış biçiminin mühendislik yönünden ve bilimsel olarak incelenerek yeniden düzenlenmesi durumunda hem verimliliğin artacağına, hem de örgüt ve iş görenlerin bu yeni düzenden daha fazla yarar sağlayacağına inanmıştır.

Reklamlar

İşletme yönetimiyle ilgili olarak daha önce de bazı ilkeler geliştirilmişse de bugünkü anlamıyla yönetimin temelleri Frederick W. Taylor (1856-1912) tarafından atılmıştır.

Amerikalı varlıklı bir ailenin çocuğu olan Taylor, Fransa ve Almanya’daki genel kültür eğitiminden sonra ülkesinde Harvard Üniversitesinde hukuk öğrenimine başlamış, sağlık sorunları nedeniyle okuldan ayrılarak bir fabrikada torna işçisi olarak çalışmaya başlamıştır.

1878’de Philadelphia’da bir çelik işletmesine girmiştir. Başarılı çalışmaları ile ustabaşına yükselirken, bir yandan da mühendislik eğitimi görmüştür. Mühendislikten başka bu alanda “Master” derecesini de almış ve teknik öğretimindeki teorik bilgileri başarıyla uygulamaya koyduğu için 1884’de başmühendisliğe yükselmiştir.

1911 yılında, kendisi yönetim konusunda büyük bir üne kavuşturan Bilimsel Yönetim İlkeleri (The Principles of Scientific Management) adlı eseri yayınlamıştır.

Bilimsel Yönetimin Çıkışı

Bilimsel yönetim üretimi arttırmak için ortaya çıkmıştır. XX. Yüzyılın başlarında yeterli iş bilgisine sahip işçi sayısı oldukça azdı. Üretimi arttırabilmek için verimliliği yükseltmek gerekiyordu.

Taylor da bilimsel yönetimi oluşturacak prensipleri yavaş yavaş ortaya koymaya başladı. Edindiği fikir ve tecrübelerini Midvale Çelik şirketlerinde geliştirdi. Midvale Çelik’de çalıştığı yollarda, yönetim sistemini üretim hakkında zaman etüdü üzerine dayandırdı. Alışagelmiş yöntemler kullanan çelik işçilerinin işler üzerine ne kadar zaman harcadıklarını analiz etti.

Taylor, bilgisizliğin, cehaletin, üretimin artmasını engellediğini gözlemlemiştir. İşçilerin malzeme ve makineleri kullanış tarzını ve bununla ilgili hareketlerini ölçüm aletleriyle ölçme yoluna gitmiştir. Örneğin tornada çalışan bir işçinin önündeki tezgaha kadar bir metalin gelişini, işçi tarafından işlenmeye ve kesilmeye başlanması ve işin bitimine kadar olan bütün aşamaları ölçüp analiz ederek faaliyetleri etkileyen faktörleri belirlemeye çalışmıştır.

Kronometre ve çeşitli mühendislik ölçüm aletleriyle yaptığı çalışmalarda, gereksiz zaman ve materyal kaybını minimum düzeye indirmiş, yapılan işin kalitesini ve miktarını artırarak daha fazla üretim verimliliği sağlamayı amaçlayan yöntemler geliştirmiştir.

Özellikle “zaman etüdü” adlı verilen çalışmaları, parça başına ücret uygulaması ile fazla üretim yapan kimselerin yüksek ücretle ödüllendirildiği teşvikli ücret sistemlerinin geliştirilmesiyle, sanayi üretiminde ortalama %400’ü aşan verimlilik artışı sağlayabilmiştir.

Taylor, temelde üretim faaliyetleriyle ilgilenmiş olmasına rağmen yönetim bilimine büyük katkılarda bulunmuştur.

Bilimsel Yönetim Teorisi İlkeleri adlı eserinin üç amacı vardır;

  1. Örnekler vererek, verimsiz çalışmanın sebep olduğu büyük zararları göstermek,
  2. Bu verimsizliği önlemenin tek yolunun sistemli bir yönetim uygulaması olduğunu okuyucuya kanıtlamak,
  3. Yönetimin belirli kural ve ilkelere dayanan bir bilim olduğunu ortaya koymaktır.

Taylor yeni yönetim felsefesi geliştirdiğini belirterek yöneticilere şu önerilerde bulunmuştur;

  1. Her işçinin yaptığı işi unsurlarına ayırınız.
  2. İşyerlerinde bilimsel yöntemler kullanınız.
  3. İşçi seçimi ve eğitimi bilimsel yollardan yapınız.
  4. İşlerin bilimsel yollardan yapılmasını sağlayınız.
  5. Sorumlulukları adil bir şekilde dağıtınız.

Taylor, temelde üretimin verimliliğinin artırılmasıyla uğraşmıştır. Genel yönetimden çok, üretim yönetimi üzerinde yoğun ve başarılı çalışmalar yapmış, ancak yüksek kademe yönetimi hakkında fazla bir şey söylememiştir.

Kendisine yönelik en önemli eleştiri; çalışanları birer makine gibi görmesi ve tek güdüleme faktörünün gelir elde etmek olduğunu düşünmesidir.

Makale Kategorileri:
Ekonomi ve Finans · Genel Kültür · Ticaret

Makale Yazarı - Yönetici

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir