Recep Tayyip Erdoğan

Recep Tayyip Erdoğan

26 Nisan 2023

Recep Tayyip Erdoğan, 2014’ten beri Türkiye Cumhurbaşkanı olarak görev yapan bir Türk siyasetçidir. Daha önce 2003’ten 2014’e kadar Türkiye Başbakanıydı.

1954 yılında İstanbul’da doğan Erdoğan, üniversitede iktisat okudu. 1970’lerde İslamcı Milli Selamet Partisi’ne katılarak siyasete atıldı. 1980 yılında, dini nefreti kışkırttığı düşünülen bir şiir okuduğu için kısa bir süre hapse atıldı.

Reklamlar

Erdoğan, 1994-1998 yılları arasında İstanbul Belediye Başkanı olarak görev yaptı ve daha sonra Refah Partisi’nden milletvekili olarak TBMM’ye seçildi. 2002 milletvekili seçimlerinde ezici bir zafer kazanan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) 2001’de kurulmasına yardım etmeye devam etti.

Başbakan olarak Erdoğan, Türkiye’de önemli ekonomik büyüme ve modernleşmeyi yönetti, ancak aynı zamanda giderek otoriterleşen yönetim yaklaşımı ve muhalefete yönelik baskılar nedeniyle eleştirilere maruz kaldı. 2014 yılında, ülkenin doğrudan seçilmiş bir cumhurbaşkanlığına izin verecek şekilde anayasasını değiştirmesinin ardından Türkiye Cumhurbaşkanı oldu.

Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına, otoriterliğine yönelik sürekli eleştiriler, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik baskılar ve insan hakları ihlallerine ilişkin endişeler damgasını vurdu. Ayrıca ekonomik zorluklarla karşı karşıya kaldı ve Türkiye’nin bazı önemli müttefikleriyle gergin ilişkiler yaşadı.

Başkanlığı sırasında Erdoğan, insan hakları, azınlıklara yönelik muamele ve Türkiye’nin Suriye iç savaşındaki rolü gibi konularda Batılı ülkelerle sık sık çatışan daha iddialı bir dış politika izledi. Ayrıca, Türkiye’nin bölgedeki diğer ülkelerle, özellikle Orta Doğu’daki bağlarını güçlendirmeye çalıştı.

Son yıllarda Erdoğan, 2016’daki başarısız darbe girişimi de dahil olmak üzere, kendi hükümetinin muhalifleri olarak algılananlara yönelik yaygın bir baskıya yol açan önemli siyasi zorluklarla karşı karşıya kaldı. Hükümetin darbe girişimine tepkisi, binlerce kişinin tutuklanması ve hapsedilmesiyle yargı süreci ve insan haklarına saygı eksikliği nedeniyle eleştirildi.

Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de COVID-19 salgınını ele alış tarzıyla ilgili eleştirilere de maruz kaldı ve bazıları onu salgının ciddiyetini küçümsemek ve yayılmasını kontrol etmek için etkili önlemler uygulamamakla suçladı.

Bu zorluklara rağmen Erdoğan, özellikle muhafazakar ve milliyetçi seçmenler arasında Türkiye’de popüler bir figür olmaya devam ediyor. Liderlik tarzı ve politikaları, İslamcı geçmişi ve Türkiye’nin bölgesel bir güç olarak önemine olan inancıyla şekillendi.

İç politikalar açısından Erdoğan, özellikle kadın hakları, LGBT hakları ve ifade özgürlüğü gibi konularda muhafazakar, İslami bir gündemi destekledi. Ayrıca, çevresel etkileri ve maliyetleri nedeniyle eleştirilen havaalanları, otoyollar ve köprüler gibi büyük ölçekli altyapı projeleri inşa etme konusunda tartışmalı bir politika izledi.

Erdoğan’ın ekonomi politikaları, özellikle altyapı yatırımları ve girişimciliğin teşvik edilmesi yoluyla büyüme ve kalkınmayı teşvik etmeye odaklandı. Bununla birlikte, hükümeti, özellikle enflasyon, yüksek borç seviyeleri ve işsizlik açısından ekonomiyi ele aldığı için eleştirildi.

Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi kariyeri, yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma iddiaları da dahil olmak üzere tartışmalara damgasını vurdu. Hükümeti, muhalefetin seslerini bastırmak ve ifade ve basın özgürlüğünü baskı altına almakla suçlanıyor. Yönetimi ayrıca, özellikle Türkiye’deki Kürt azınlığa yönelik muamelesinde insan hakları ihlalleriyle suçlanıyor.

Bu zorluklara rağmen Erdoğan, takipçileri arasında güçlü bir destek tabanıyla Türk siyasetinde güçlü ve etkili bir figür olmaya devam ediyor. Liderlik tarzı, politikaları ve yönetişim yaklaşımı, Türkiye’nin hem yerel hem de uluslararası siyasi ve ekonomik manzarası üzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur.

Erdoğan’ın dış politika yaklaşımı, özellikle Türkiye’nin Batı ile ilişkilerinde daha iddialı ve bağımsız bir duruş sergiliyor. Ortadoğu ve Asya’daki ülkelerle bağları güçlendirmeye çalışırken, aynı zamanda bölgedeki Batılı güçlerin hakimiyetine meydan okumaya çalıştı.

Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye, Cumhurbaşkanı Beşar Esad hükümetine karşı muhalefet güçlerini destekleyerek Suriye iç savaşına giderek daha fazla dahil oldu. Bu, Suriye hükümetini destekleyen Rusya ve Türkiye’nin çatışmaya müdahil olmasını eleştiren ABD ile gerginliğe yol açtı.

Erdoğan ayrıca, Türkiye’nin çoğunluğu Müslüman olan diğer ülkelerle, özellikle de Ortadoğu’daki bağlarını güçlendirmeye çalıştı. İsrail’i eleştirdi ve Filistin davasını destekleyerek ABD ve diğer Batılı güçlerle gerginliğe yol açtı.

Son yıllarda Erdoğan, hükümetinin insan hakları ve demokrasiye yaklaşımı nedeniyle uluslararası toplumdan eleştirilere maruz kaldı. Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkileri, gazetecilere ve muhalefet figürlerine yönelik muamelenin yanı sıra Türkiye’nin Suriye’deki askeri operasyonları gibi konularda geriliyor.

Bu zorluklara rağmen Erdoğan, takipçileri arasında güçlü bir destek tabanıyla Türk siyasetinde güçlü bir figür olmaya devam ediyor. Politikaları ve yönetişim yaklaşımı, Türkiye’nin hem yurtiçi hem de uluslararası siyasi ve ekonomik manzarasını şekillendirmeye devam ediyor.

Makale Kategorileri:
Biyografiler · Genel Kültür · Yaşam

Makale Yazarı - Yönetici

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir