Fazıl Say, Türk piyanist ve bestecidir. 14 Ocak 1970’de Ankara’da doğdu. Dört yaşında piyano çalmaya başlayan Say, Ankara Devlet Konservatuarı’nda eğitim gördü. Daha sonra Almanya, Düsseldorf’taki Robert Schumann Hochschule’de ve Almanya, Köln’deki Robert Schumann Hochschule’de okudu.
Say, performanslarıyla New York’taki Uluslararası Genç Konser Sanatçıları Seçmeleri, Paris’teki Genç Konser Sanatçıları Yarışması Birincilik Ödülü ve Almanya’daki Echo Klassik Ödülü dahil olmak üzere çok sayıda ödül kazandı. Berlin Philharmonic Hall, Carnegie Hall ve Royal Albert Hall gibi dünyanın en prestijli konser salonlarından bazılarında sahne aldı.
Bir besteci olarak Say, solo piyano, oda toplulukları ve senfoni orkestraları için eserler yazmıştır. Müziği, Türk halk müziği, caz ve klasik müzik gibi geniş bir etki yelpazesine sahiptir. En ünlü bestelerinden bazıları Four Cities Suite, piyano için Türk Halk Dansları ve Keman ve Piyano için Sonat’tır.
Piyanist ve besteci olarak kariyerine ek olarak, Say aynı zamanda bir sosyal aktivist ve insan hakları savunucusudur.
Say ayrıca kültürler arasında barışı ve anlayışı teşvik etmeyi amaçlayan çeşitli projelerde yer almıştır. 2012 yılında İzmir’de Türk besteci Ahmed Adnan Saygun’un eserlerini kutlayan ve Türkiye ile dünyanın geri kalanı arasındaki kültürel alışverişi destekleyen Saygun Festivali’ni kurdu.
Say ayrıca çevre koruma ve sürdürülebilirliğin savunucusu olmuştur. İklim değişikliğinin gezegen üzerindeki etkisi hakkında konuştu ve karbon emisyonlarını azaltmak ve sürdürülebilir enerjiyi teşvik etmek için girişimlerde yer aldı.
Başarısına rağmen Say, Türkiye’de de tartışmalara ve yasal zorluklara maruz kaldı. 2012’de İslam’ı eleştiren tweetler attığı için küfürle suçlandı. 2013 yılında suçlamalardan beraat etti, ancak dava uluslararası ilgi gördü ve Türkiye’de ifade özgürlüğü konusunda endişelere yol açtı.
Genel olarak Fazıl Say, teknik becerisi ve yaratıcı sanatıyla tanınan, çok başarılı ve saygın bir müzisyen ve bestecidir. Ayrıca sosyal adalet, insan hakları ve çevre koruma için açık sözlü bir savunucu olmuştur.
Say, canlı performanslarına ek olarak, Warner Classics, Naive ve Deutsche Grammophon gibi büyük plak şirketlerinde yayınlanan çok sayıda albümle kapsamlı bir şekilde kayıt yaptı. Kayıtları büyük beğeni topladı ve Diapason d’Or, Echo Klassik Ödülü ve Grand Prix du Disque dahil olmak üzere birçok ödül kazandı.
Say, caz piyanisti Chick Corea, çellist Gautier Capuçon ve aktör John Malkovich gibi diğer müzisyen ve sanatçılarla yaptığı işbirlikleriyle de tanınıyor. Ayrıca 2014 yılında ödüllü “Sivas” belgeselinin müzikleri de dahil olmak üzere film ve televizyon için müzik besteledi.
Say, icra etmeye ve beste yapmaya devam ediyor ve klasik müzik dünyasının önde gelen isimlerinden biri olmaya devam ediyor. Müziğe ve topluma katkılarından dolayı, 2015’te Dünya Ekonomik Forumu’ndan Kristal Ödülü ve 2016’da Polonya’daki Beethoven Akademisi’nden Beethoven Ödülü dahil olmak üzere çok sayıda ödül ve onurla tanındı.